31.Ağustos.2018
Benim için UTMB macerası 2017
yılında TDS (119 km) yarışı ile başladı. Aydos 537 yarış grubundaki
arkadaşlarım Mehmet Ali Ok, Alp Aslan ve Serdar Ülker ile beraber gittiğimiz bu
macerada Mehmet Ali Ok, UTMB (170 km) yarışına, Serdar Ülker OCC (55 km), ben
ve Alp Aslan ise TDS yarışına katılmıştık. Arkadaşlarımın hepsi katıldıkları
yarışları başarı ile bitirirken ben mide problemleri yüzünden yarışın 55.
Km’sinde bırakmak zorunda kalmıştım. Gelecek sene tekrar kuraya katılma fikrini
o zaman aklıma koymuştum.
Ultra Trail Mont Blanc (UTMB),
her yıl Ağustos ayının son haftasında Fransa’nın Chamonix şehrinde düzenlenen
ve dünyanın en büyük trail (arazi) yarışlarıdır. 1 haftalık süreçte yedi farklı
arazi yarışı düzenlenmektedir. Bunlar kısaca ana yarış olan UTMB (170 km,
10.000 m yükseklik kazanımı), CCC (101 km, 6000 m yükseklik kazanımı), TDS (119
km, 7000 m yükseklik kazanımı), OCC (55 km, 3500 metre yükseklik kazanımı), PTL
(300 km, 25.000 metre yükseklik kazanımı, takım yarışı), MCC (40 km, 2300 metre
yükseklik kazanımı) ve YCC (15 km, 1000 metre yükseklik kazanımı).
17 Aralık 2017’de kuralar
başladığı zaman CCC (Caurmayeur (İtalya)_Champex-Lac (İsviçre)_Chamonix (Fransa))’nin kurasına katıldım. Üç farklı ülke içinden geçilen 101 km ve 6000 metre yükseklik kazanımıyla başvurusu yüksek olan bu yarışın
açıkçası bana çıkmayacağını sanıyordum. Fakat 11.Ocak.2018 tarihinde kuralar
açıklandığında yarışa katılmaya hak kazanmam büyük bir sürpriz oldu. Hemen
kayıt, uçak ve konaklama işlemlerimi tamamladım, katılım çok ve Chamonix ufak
bir şehir olduğundan özellikle konaklama sıkıntılı olmaktadır. Ben ailecek
gittiğim için Airbnb’den merkeze yakın ev kiraladım. Bence otelde kalınmak
isteniyorsa kuraya başvurulduğu zaman hemen otel rezervasyonları yapılmalıdır.
Yarışmaya hak kazandıktan
sonra Ağustos ayına kadar iki arazi yarışına katıldım, bunlardan ilki İznik
Ultra 90 km ve özellikle CCC’ye hazırlık olması için 18-19 Mayıs 2018 tarihinde
düzenlenen Tahtalı Olympos Berg Sky 60 km’dir. İznik ultra yarışının mide
sıkıntısı yaşasam da yarışı bitirdim. Ama Tahtalı’yı ise mide rahatsızlığı ve
iyi beslenemem sonucu 45. Km’deki son istasyon olan Yaylakuzudere’de bırakmak
zorunda kaldım. Yazın CCC’ye hazırlık sürecini ABD New Orleans şehrinde
geçirdim, mesafe olarak haftalık 80 km koştum, bölge düz olduğu için yükseklik
için merdiven çalışması yaptım. Açıkçası bence CCC’ye hazırlık sürecinde en
büyük eksikliğim yükseklik ve tepe çalışmaları olmuştur.
Yarıştan iki gün önce yani
29.Ağustos.2018 Çarşamba günü Fransa Chamonix’e vardık. Bu arada bir gün önce
yanı Salı günü bir anda sol shin ağrısı başladı, ilk önce ne olduğunu
anlayamadığım bu ağrı azalsa da yarış başına kadar devam etti. Yarış başlayana
kadar iki gün boyunca, uçakta karşılaştığımız ve aynı zamanda UTMB’de yarışacak
olan Doç. Dr. Sezgin Sarban’ın tavsiyelerine de uyarak, dinlenerek, buz
uygulayarak ve yanımda olan FastGel sürerek tedavi etmeye çalıştım. Malzeme
kontrolü ve kayıt işlemlerini ertesi gün yani 30.Ağustos.2018 Perşembe günü
tamamladım ve hemen dinlenmeye çekildim. Yarıştan önceki son gece iyi
uyuymadım, toplasan 1-2 saat uyumuşumdur.
Yarış sabahı saat 06.45’de
yarışın başlangıç yeri olan İtalya Caurmayeur’e otobüslerle taşındık. Otobüse
binmeden önce diğer kayıtlı Türk yarışmacılardan Özgür Tetik, Alp Yörük ve Kaan
Bilgin ile karşılaştım, aynı otobüsle yarış hakkında konuşarak gittik. Caurmayeur’e
vardıktan sonra yarış başlangıcı olan 09.00’a kadar iki saate yakın zamanımız
vardı. Bu süre içerisinde tuvalet ihtiyacımı giderdim ve drop bag çantamı
teslim ettim. Bu yarışta geçen sene katıldığım TDS’den farklı olarak ara
istasyonda drop bag noktası yok, drop bag’i yarış bitirdikten sonra Chamonix’te
teslim alıyorsun, bu yüzden yedek giysilerimi yanımda taşımak zorunda kaldım.
Çantamın ne kadar ağır olduğunu tahmin edebilirsiniz. Daha sonra başlangıç
noktasına doğru gittim. Yarışmacılar sanıyorum ITRA puanına göre üç gruba
ayrıldı, elitlerin ve daha hızlı koşulardan oluşan ilk grup saat 09.00’da
başladılar, ikinci grup saat 09.15’de ve benimde içinde bulunduğum üçüncü grup
ise saat 09.30’da yarışa başladı.
Şehrin içinde asfaltta geçen 4
km’lik bir parkurdan sonra araziye geçip tırmanışa başaldık. Önümüzde ilk
kontrol istasyonuna kadar parkurun ilk ve en yüksek çıkışı olan Tete de la
Tronche bulunmaktaydı. Yarışın başlangıcından beri midem bozulup, güçten
düşmemek için kontrollü gidiyordum, saatimi kurup her saat başı içine badem
koyduğum hurma veya tadımca ile beslendim. Ayrıca özellikle ilk istasyonlarda
kendimi iyi besledim. Tete de la Tronche’ye çıkış kalabalık ve single track
oldu, çok zorlanmadım. Parkurun bu kısmında, diğer kısımlarında olduğu gibi
manzara harikaydı.
Tete
de la Tronche’ye tırmanış
İlk zirveden sonra 3. Kontrol
noktası olan Arnouvaz’a kadar önce dik iniş ve sonrasında daha hafif inişli bir
arazi yapısı bulunmaktaydı. Arnouvaz’dan sonra ikinci büyük çıkış Col Ferret
gelmektedir, aynı zamanda zirve geçişi ile İtalya’dan İsviçre’ye geçiş
yapılmaktadır. Zirveye doğru çıktıkça sisle birlikte şiddetli yağmur başladı.
Zirveye yakın çantamdan pantolon yağmurluğu çıkarmayı çalışırken çantamın
fermuarı bozuldu. Şiddetli fırtına da başa gelebilecek en kötü olay, neyse ki
yanımda çengelli iğne vardı, vakit geçirmeden çantayı çengelli iğne kapatmayı
çalıştım. Ne yazık ki Cahmpex-Lac‘ a vardığımda ihtiyacım olan kuru yedek
elbiselerim nemlenmişti. Fermuar bozulmasa bile yedek elbiselerimi naylon ile
korumalıydım. Col Ferret zirve çok rüzgârlı ve soğuktu, ilave eldiveni giymekte
zorlandım, diğer bir koşucu yardım etti. Col Ferret’ten sonra La Fouly’ye kadar
dik ve çamurlu iniş vardı. Çok defa kaysamda düşmedim, fakat düşen çok koşucu
gördüm. Bu sert inişten dolayı sol dizimin dışı inişlerde devamlı ağrıdı, büyük
bir ihtimalle IT bandı zorlamıştım. Bu arada koşu boyunca ship siplit ağrısını
hiç hissetmedim.
La Fouly istasyonuna yağmur
altında girdim. Diğer istasyonlarda olduğu gibi bu istasyonda yiyecek açısından
zengindi. Açıkçası bende yemeği biraz fazla kaçırdım. İstasyonda yarış öncesi
tanıştığım Kaan’la tekrar karşılaştım. Kaan, özellikle Col Ferret inişi birkaç
defa düşmesinin oluşturduğu moral bozukluğu ile yarışı bırakma kararı almış,
ama beni görünce fikrini değiştirdi ve birlikte çıkma kararı aldık. La Fouly
ile Champex-Lac arası önce hafif inişten sonra yaklaşık yaklaşık 500 metrelik
bir çıkış bulunmaktadır. La Fouly istasyonundan çıktıktan biraz sonra nerden
aklıma geldiyse ağzıma bir hurma attım, hurmayı yutamadığım gibi kusmak zorunda
kaldım. Kustuktan sonra biraz rahatladım ama yarış sonuna kadar diğer
istasyonlarda sadece su, ekmek ve azda olsa makarna yiyebildim.
500 metrelik çıkışta zorlansam
dayarışın ana istasyonu olan Champex-Lac istasyonuna vardık. Nemlide olsa yedek
uzun kollu içliğimi giydim, azda olsa makarna ve ekmek yedim, suluklarımı
doldurdum. Nemli yedekleri ilk giydiğimde üşüsemde istasyondan çıktıktan sonra
ısındım. İstasyonda yarış başında karşılaştığımız Serhat Kirali, elbiseleri
ıslandığı için yarışı bırakma aldığını söyledi. Kaan’la birlikte daha fazla
vakit kaybetmeden çıktık. Önümüzde iki sert çıkış bizi beklemekteydi.
Plan De Lau kontrol
noktasından sonra La Giete’ye tırmanmaya başladık. Bu çıkış beni parkurda en
zorlayan kısım oldu. Kaan’la birlikte zirveye kadar nabızı düşürmek için 4-5 defa kısa süreli dinlenmeler yaptık.
Zirveden sonra Trient istasyonuna kadar yağmurdan dolayı çamurlu ve ağaç
kökleri yüzünden tehlikeli bir iniş bizi beklemekteydi. Bir kere kayarak düştüm
ve sayısız defa kaygan zeminden dolayı düşme tehlikesi atlattım. Zirveden
sonraki inişten kısa bir süre sonra La Giete kontrol noktası bir taş ağıl içine
kurulmuştu ve burada su olması iyi oldu açıkçası. Daha sonra Trient istasyonuna
kadar 6 km’lik bir iniş bulunmaktadır.
Trient istasyonuna Kaan ile
beraber giriş yaptık. Bu istasyonda cut off zamanı dolayısı ile fazla vakit
kaybetmek istemiyordum. Kaan, bir sonraki istasyonda cut off’a kalma
ihtimalinden yaklaşmasından dolayı bırakmamızı gerektiğini söyledi ama ben ne
olursa olsun devam edeceğimi söyledim. Bunun üzerine Kaan’da devam etme kararı
aldı. Artık bizi parkurun en dik çıkışı olan Les Tseppes beklemekteydi.
CCC (Caurmayeur_Champex-Lac_Chamonix)
Les Treppes çıkışı bence
parkurun en dik çıkışı, ama ben bir önceki parkura nazaran çok zorlanmadım
burada, nabızım daha düzene girmişti ama yine de Kaan’la birlikte bir iki kere
kısa süreli duruşlar yaptık. Zirveye çok yakın bir noktada kurulmuş olan Les
Treppes kontrol noktasına vardığımızda, Kaan artık devam edemeyeceğini,
bırakmak istediğini söyledi, vedalaşıp ayrıldık. Kaan daha sonra bir sonraki
istasyon olan Vallorcine istasyonuna inmiş ve orada yarışı bırakmış. Kontrol
noktasından sonra biraz daha yokuş ve sonra Vallorcine’ne kadar sert inişler
vardı. Ben cut off’a kalmamak için acele hareket ediyordum. Islak zemin ve ağaç
köklerinden dolayı çok defa düşme tehlikesi atlattım, aynı zamanda sol diz
inişlerde ağrı vermekteydi. Cut off zamanı olan 07.15’den önce Vallorcine
varmak gerekmekteydi. 06.34’de Vallorcine vardım. İstasyonda fazla vakit
kaybetmedim, suluklarımı doldurdum, suyumu içtim ve biraz da ekmek yedim. Hemen
istasyondan dışarı çıktım, artık gün ağarmaya başlamıştı. Kendimi gayet iyi
hissediyordum. Bundan sonra parkur bence çok güzeldi, hızlı yürüyerek yer yer
koşarak Col des Montents kontrol noktasına kadar birçok koşucuyu geçtim. Hedefe
kilitlenmiştim, amacım cut off’ dan önce Chamonix’deki bitirme çizgisini
geçmekti.
Parkurun Col des Montents ile
La Flegere arası bir gün önce yağan yağmurdan dolayı organizasyon tarafından
değiştirilmişti. Normalde Col des Montents’den sonra Tate aux Vents’e çıkılıp
oradan son istasyon olan La Flegere’ye iniliyordu. Yeni rotada Col Des Montents
kontrol noktasından sonra biraz tırmanıştan sonra iniş ve tekrar tırmanışa
geçilerek son istasyon olan La Flegere’ye varılıyordu. Tırmanışlar çok zor
değildi ama ilk tırmanışın inişi yoğun ağaç köklerinden dolayı teknik ve zor
bir inişti, koşmaya imkân bulamadım. Bu arada yarış öncesi gece uyuyamam ve
koşarak diğer bir gecenin uyumadan geçmesi beni rahatsız etmese de özellikle bu
etapta yoğun orman içerisinde birkaç defa hayal görmeme sebep oldu. Özelikle son
tırmanışta karşımda ahşap dağ evi görmeme rağmen oraya vardığımda evin
olmadığını gördüm. Bu sondu zaten ondan sonra da görmedim. Sonunda La Flegere’ye
yoğun bir sis altında saat 09.38’de vardım. Rota değiştiği için cut off süresi
uzamıştı ve vaktim vardı. Aydos 537’deki beni yarış boyunca destekleyen
arkadaşlarıma what’s up üzerinden görüntülü mesaj attım, eşime ve kızımı mesaj
atarak bitiş noktasına gelmelerini istedim. Biraz beslendikten sonra hemen
istasyondan çıktım.
Bu istasyondan sonra kalan
mesafe 8 km ve Chomix’e kadar sadece inişti. İniş ağaç kökleri olmakla birlikte
çok zor değildi ama sol diz ağrıdığı için hızlı koşamıyordum. Bu inişte hiking
için yukarı çıkan insanlar alkışlıyorlar ve tebrik ediyorlardı. Artık mutlu
sona az kalmıştı. Sonunda iniş sona erdi ve koşucular için yapılmış yapma
köprüden geçerek (ikinci bir yapma köprü şehrin içinde de vardı) Chamonix’e
giriş yaptım. Esas destek ve karşılama buradan itibaren başlıyordu. İstisnasız
herkes çoluk çocuk, koşucuları büyük bir
coşku ile karşılıyorlar ve destek veriyorlardı. Büyük bir mutluluk ve gururla
saat 11.15’te bitiş çizgisini geçtim. Toplam sürem 25 saat 44 dakika 11
saniye’dir.
Kura bana çıktığından beri
mide problemi yaşayarak ve sonunda yarışı bırakma korkusunun oluşturduğu strese
rağmen, iyi bir beslenme planı uygulayarak mide problemi çok az yaşadım. Ayrıca
Trent ve Vallorcine’den sonra bitirmeye daha fazla odaklandığım için kendimi
daha fazla enerjik hissettim. Bu yarış içerisinde kendim için çıkardığım en
önemli ders yedek giysilerin mutlaka poşetlendikten sonra çantaya konulması
oldu. Bundan dolayı ne yazık ki yarışı bırakanlar oldu.
Bu yarış süresince beni
destekleyen başta ailem olmak üzere Aydos 537 grubumuzdaki tüm arkadaşlarıma ve
diğer koşucu arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum. UTMB bence bir hastalık
bitirdikçe yenisini istiyorsun, belki gelecek sene de UTMB…
Kullandığım malzemeler:
Ayakkabı: Salomon Fellraiser
Çanta: Ultimade Direction
Signature Seires
Baton: Black Daimond
Yağmurluk: Raidlight
Ultralight Jacket